NANOKAR
(+90) 216 526 04 90
Pendik / İstanbul
info@nanokar.com

BlogToz Üretiminde Kalite Kontrol: Saflık, Morfoloji ve Boyut Analizi

23 Eylül 2025by admin
Mükemmel Parçanın Formülü: Metal Tozu Kalite Kontrolünde 3 Kritik Analiz (Saflık, Morfoloji, Boyut)

Toz metalurjisi (TM), metal enjeksiyon kalıplama (MIM) ve eklemeli imalat (AM) gibi ileri üretim teknolojilerinin dünyasında, değişmez bir kural vardır: Nihai ürün, asla başlangıç hammaddesinden daha iyi olamaz. Üretim süreciniz ne kadar gelişmiş olursa olsun, eğer kullandığınız metal tozu spesifikasyon dışıysa, sonuç hayal kırıklığı yaratacaktır: Başarısız bir 3D baskı, düşük yoğunluklu bir preslenmiş parça veya beklenmedik bir mekanik arıza.

İşte bu nedenle, metal tozu üretiminde sıkı ve kapsamlı bir kalite kontrol (KK) süreci, sadece bir tercih değil, mutlak bir zorunluluktur. Bu süreç, tozun “kimliğini” ve “davranışını” tanımlayan üç temel direk üzerine kuruludur: Kimyasal Saflık, Parçacık Morfolojisi ve Partikül Boyut Analizi.

Bu üç kritik analizin ne anlama geldiğini ve nihai ürün kalitesini nasıl doğrudan etkilediğini inceleyelim.

 

1. Kimyasal Saflık (Chemical Purity): Malzemenin Kimliği ve DNA’sı
  • Nedir?: Kimyasal saflık analizi, tozun tam kimyasal bileşimini doğrular. Bu, hem hedeflenen alaşım elementlerinin (örn. Ti-6Al-4V için Titanyum, Alüminyum, Vanadyum) doğru oranlarda olduğunu teyit etmeyi hem de istenmeyen safsızlıkların (empüritelerin) miktarını ölçmeyi içerir.
  • Neden Kritik Öneme Sahiptir?:
    • Mekanik Performans: Alaşım kompozisyonundaki küçük sapmalar bile malzemenin mukavemetini, sertliğini, sünekliğini ve korozyon direncini önemli ölçüde değiştirebilir.
    • Gevreklik Riski: Özellikle Oksijen, Azot ve Hidrojen gibi arayer elementleri, titanyum ve nikel bazlı süperalaşımlar gibi reaktif malzemelerde kritik bir rol oynar. Yüksek oksijen içeriği, malzemenin gevrekleşmesine ve yorulma ömrünün dramatik şekilde düşmesine neden olabilir.
    • Süreç Tutarlılığı: Her toz partisinin aynı kimyasal bileşime sahip olması, üretim sürecinin (örneğin lazerle ergitme parametreleri) ve nihai parça özelliklerinin tekrarlanabilir olmasını sağlar.
  • Nasıl Ölçülür ve Değerlendirilir?:
    • Element Analizi: İndüktif Eşleşmiş Plazma (ICP-OES / AES) gibi spektroskopi yöntemleri, alaşımdaki ana ve minör elementleri milyonda bir (ppm) hassasiyetinde ölçer.
    • Gaz Analizi: LECO gibi inert gaz füzyon/yanma analizörleri, özellikle kritik olan Oksijen, Azot, Karbon ve Kükürt içeriğini hassas bir şekilde belirler.

 

2. Parçacık Morfolojisi (Particle Morphology): Tozun Şekli ve Yüzeyi
  • Nedir?: Morfoloji, tek tek toz parçacıklarının geometrik şeklini, yüzey dokusunu ve genel yapısını tanımlar. Parçacıklar mükemmel küresel, irregüler (düzensiz), köşeli veya süngerimsi olabilir.
  • Neden Kritik Öneme Sahiptir?: Morfoloji, tozun akışkanlığını ve paketlenme yoğunluğunu doğrudan etkiler; bu iki özellik de üretimdeki en önemli davranışsal metriklerdir.
    • Akışkanlık: Küresel (genellikle gaz atomizasyon ile üretilen) tozlar, en iyi akışkanlığa sahiptir. Bu, eklemeli imalat makinelerinde toz yatağının homojen bir şekilde serilmesi ve toz metalurjisinde kalıpların tutarlı bir şekilde dolması için hayati önem taşır. İrregüler (genellikle su atomizasyon ile üretilen) tozlar ise daha zayıf akar.
    • Paketlenme Yoğunluğu: Küresel tozlar daha verimli bir şekilde paketlenerek daha yüksek görünen ve tapped yoğunluk değerleri sunar. Bu, daha yoğun nihai parçalar anlamına gelir.
    • Preslenebilirlik: İrregüler tozlar, presleme sırasında birbirine daha iyi kenetlenerek daha yüksek “yeşil mukavemet” (preslenmiş ama sinterlenmemiş parça mukavemeti) sağlar.
    • Uydu Parçacıklar (Satellites): Büyük parçacıkların yüzeyine yapışmış çok daha küçük parçacıklardır. Aşırı uydu varlığı, akışkanlığı ciddi şekilde düşürebilir.
  • Nasıl Ölçülür ve Değerlendirilir?:
    • Taramalı Elektron Mikroskobu (SEM): Morfoloji analizinin altın standardıdır. SEM, toz parçacıklarının binlerce kat büyütülmüş, yüksek çözünürlüklü görüntülerini sunar. Bu görüntüler sayesinde parçacık şekli, yüzey pürüzlülüğü, küresellik derecesi ve uydu varlığı net bir şekilde görsel olarak incelenebilir.

 

3. Partikül Boyut Analizi (Particle Size Analysis): Doğru Ölçülerin Önemi
  • Nedir?: Bu analiz, bir toz yığınındaki parçacıkların boyutlarının dağılımını (Particle Size Distribution – PSD) belirler. Amaç, sadece ortalama bir boyut bulmak değil, en küçükten en büyüğe tüm boyut aralığını ve her boyuttaki parçacık yüzdesini anlamaktır.
  • Neden Kritik Öneme Sahiptir?:
    • Çözünürlük ve Yüzey Kalitesi (AM): Daha ince tozlar, eklemeli imalatta daha ince katman kalınlıklarına izin verir, bu da daha yüksek çözünürlüklü ve daha pürüzsüz yüzeyli parçalar üretilmesini sağlar.
    • Yoğunluk: Geniş bir boyut dağılımı (büyük tanelerin arasındaki boşlukları dolduran küçük taneler) daha iyi paketlenmeye ve daha yüksek parça yoğunluğuna yol açabilirken, çok fazla ince toz akışkanlığı olumsuz etkileyebilir.
    • Sinterleme Kinetiği: İnce tozlar, daha fazla yüzey alanına sahip oldukları için daha düşük sıcaklıklarda ve daha hızlı sinterlenirler.
  • Nasıl Ölçülür ve Değerlendirilir?:
    • Lazer Difraksiyonu (Lazer Kırınımı): Endüstri standardı olan bu yöntemde, bir lazer ışını toz süspansiyonundan geçirilir. Parçacıklar, boyutlarıyla ters orantılı açılarda ışığı saçar. Dedektörler bu saçılma desenini analiz ederek hassas bir boyut dağılımı eğrisi oluşturur.
    • Dağılım Metrikleri (D10, D50, D90): Analiz sonucunda, dağılımı tanımlayan istatistiksel değerler elde edilir. Örneğin:
      • D50 (Medyan): Toz yığınındaki parçacıkların hacimce %50’sinin bu boyuttan daha küçük olduğunu gösterir.
      • D10: Parçacıkların %10’unun bu boyuttan daha küçük olduğunu gösterir (ince taneleri temsil eder).
      • D90: Parçacıkların %90’ının bu boyuttan daha küçük olduğunu gösterir (iri taneleri temsil eder).

 

Sonuç: Özelliklerin Senfonisi

Kimyasal saflık, morfoloji ve partikül boyutu, birbirinden bağımsız parametreler değildir. Mükemmel bir kimyasal saflığa sahip, ancak zayıf morfolojiye (çok fazla uydu) ve yanlış boyut dağılımına sahip bir toz, kritik bir havacılık uygulamasında kullanılamaz. Bu üç özellik, nihai parçanın performansını belirleyen bir senfoni gibi birlikte çalışır. Bu nedenle, kapsamlı ve titiz bir kalite kontrol süreci, modern toz bazlı üretimde başarıyı şansa bırakmamak için atılan en önemli adımdır.