Gümüş Nanopartiküller ve Arıtma
Gümüş Nanopartiküller benzersiz optik, elektriksel ve termal özelliklere sahiptir ve fotovolipiklerden tüp çoraplarına kadar uzanan bütün ürünlere dâhil edilmiştir. Gümüş nanoparçacıklar nelerdir, ne yapar ve gelecekte ne için kullanılabilirler?
Gümüş Nanomalzemeler Nedir?
Gümüş Nanopartiküller boyutları 1 nm ile 100 nm arasındaki küçük parçacıklardır. Bunların çoğu, gümüş oksitten büyük bir yüzdeden oluşmasına rağmen, çoğunlukla gümüş olarak tanımlanırlar, çünkü büyük orandaki yüzey-to-bulk gümüş atomlarıdır.
Gümüş nanoparçacıkların benzersiz özellikleri onları biyomedikal, malzemeler, optik ve antikrobiyal uygulamalar gibi sayısız teknoloji için ideal hale getirir.
Aşağıda Gümüş Nanomalzemelerin birçok uygulaması bulunmaktadır.
Gümüş Nanopartikül Uygulamaları
Medikal : Gümüş nanopartiküller kantitatif tespit için biyolojik etiketler olarak kullanılabileceği cerrahi aletler ve biyolojik sensörlerdir.
Antibakteriyel : Antibakteriyel özelliklerine göre konfeksiyon, ayakkabı, boya, yara örtüsü, alet, kozmetik ve plastikler üzerine kurulmuştur.
İletken : İletken mürekkeplerde kullanılır ve termal ve elektrik iletkenliğini artırmak için bileşiklere entegre edilmiştir.
Optik : Metal-enhanced fluorescence (MEF) ve yüzey-enhanced Raman scattering (SERS) de dahil olmak üzere ışığı verimli şekilde hasat etmek ve arttırılmış optik spektroskopiler için kullanılır.
Kemik Çimentosu : Yapay eklemlerin başarıyla bağlanması için kullanılır.
Temiz su: Taşınabilir filtre kağıdı, gümüş nanopartiküller ile sarmalandı. Örneğin, kötü içme suyu ile ilişkili olan kolera ve giardiyaz gibi faul sularını filtrelemek için kullanılır.
Su Arıtma: Su bazlı bakterileri öldürmek için gümüş kullanılması yeni bir fikir değildir. İnsanlar yüzlerce yıldır içilebilir suyu korumak için gümüş kullanmışlardır.
Taşınabilir filtrelerdeki gelişmelerin, şu anda temiz suya erişemeyen Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 1 milyar kişiye kadar içilebilir su kaynaklarının getirilmesine yardımcı olmanın bir yolu olduğuna inanıyoruz. Dezavantajları ortadan kaldırdıktan sonra, bu tür bir su arıtımı, depremde temel içme sularını yıktığında 2010’da Haiti gibi alanlara yardımcı olabilir.
Nanopartiküller üç boyutludurlar ve 1 ile 100 nanometre arasında değişen uzunluğa sahiptirler. Gümüş nanopartiküller aracılığı ile tümörlerin tespit edilmesi ve tedavi edilmesi hesaplanıyor. Bu ise dostum uzak bir gelecek değil. Bahsi geçen bu gümüş nanopartiküller küresel şekillerde meydana gelirken tamamıyla gümüş bileşenlerden oluşmaktadırlar. Daha bitmedi! Nanopartiküller şayet hedefine ulaşamaz ise bedene hiçbir şekilde zarar vermiyorlar ve yıkanma yoluyla kolayca bedenden atılabiliyorlar.
Belirlenmiş uyaranlara cevap vermesi amacıyla sadece nanopartiküllerden istifade etmek ya da bu fikri ortaya atmak modern tıp için oldukça yeni ve çığır açıcı. Bu yeni konsept ile beraber aşırı nanopartiküllerin neden olduğu zehirlenmeler de tarihin derinliklerinde kaybolup gidecek. Zira bedende biriken ve fazlalık oluşturan partiküller böbreklerin yardımı sayesinde bedenden atılmaktadır.
Bir araştırma sonucu bu konu hakkında aynen şöyle söylüyor: “Bu metodun eşsiz yanı çıkarılan nanopartiküllerin hedef hücrelere geçememesindedir. Aslında hücrelerle uyum sağlayan nanopartiküllere odaklanarak hangi hücrelerin hedeflendiğini anlayabilir ve böylece doku taşıma yollaklarını daha detaylı çalışabiliriz.
Bu makale sayesine nanopartikül nedir ya da gümüş nanopartikül nedir gibi aklınızda oluşan sorulara cevap verebildiğimizi sanıyorum az da olsa. Bu ve benzeri konulardan en birincil ağızdan ve en güvenilir kaynaktan bilgi alabilmek için www.nanokar.com web adresimize bekliyoruz. Aklınıza takılan bütün sorulara cevap bulabilir ve oluşan merakınızı giderebilirsiniz.